Bir film düşün.
İlk sahne sıradan bir olayla başlar.
Film ilerledikçe gelişmelere inanamazsın.
Dehşete kapılırsın.
Film biter. Etkisinden kurtulamazsın.
Korkarsın.
Bu kitabın yazım sürecinde ben bunları yaşadım.
İlk sahne:
Altı yıl önceydi.
Medyaya her cümlesi yalan olan bir haber sızdırıldı.
Peşine düştüm..
Cilt Durumu | : | Ciltsiz |
Basım Tarihi | : | Mart 2021 |
Basım Yeri | : | Türkiye / İstanbul |
Boyutlar | : | 14,00 x 23,00 cm |
Basım Dili | : | Türkçe |
Kağıt Tipi | : | 2. Hamur |
Sayfa Sayısı | : | 504 |
Barkod | : | 9786052981900 |
Bir an önce elime ulaşmasını bekliyorum. Araya sıkıştırıvereceğim :D torpil yaptık Soner Bey'e.
Bu kitap bir başyapıt ve daha faydalı olması için marketlerin manav, et ve şarküteri reyonlarında satılması lazım.
Gerçekten harika kitap, herkesin okuması gerekiyor. Milli duruşun ne demek olduğunu anlayacağınız bir kitap. Dünyada dönen şeytan üçgenine Türkiye'nin nasıl çekildiğini, dinci hükümetlerin bu ülkeye ne kadar zarar verdiklerini anlayacaksınız. Eğer halk cahil kalıp sömürülmeyi kabul ederse sömürenlere el açmak zorunda bırakılacak. 3. dünya ülkeleri diye dalga geçtiklerinden farkı kalmayacak. Okuyun ama sabırlı olun. Korkunç bir hikaye sizi bekliyor. Okuyacaklarınız gerçekler olacak.
Yabanci firmalardan bir ses beklemiyordum keza hükümetten de ses yok. Ya bizler ? Malesef okumuyoruz ! Böyle bir kitabi okumayacaksak peki hangisini okuyacağız ?
F. William Engdahl "Ölüm Tohumlarını" kitabını okuduktan sonra bu kitabı okudum. O kitap daha makro ölçekte bir incelemeye sahipti. Soner Bey'in bu kitabı ciddi bir araştırma sonucu uzun yıllarca hazırladığı belli oluyor. Çünkü uzun yıllardır Soner Bey'in tüm yazılarını okurum ta 2014 yılında okuduğum köşe yazılarını dahi kitapda buldum. F. William Engdahl kitabından sonra bu kitap hem makro hem de mikro düzeyde yani Türkiye bazlı meseleleri derinlemesine inceliyor ki muhteşem bir eser çıkmış. Kitap size resme uzaktan bakmayı öğretiyor. Soner Bey bu eserinizden dolayı sizi canı gönülden tebrik ederim. Saygılarımla.
Soner Abi , sizi okudukça bambaşka bir Hakan oldum. Doğru bildiğim yanlışları bana gösterdiğin için size çok teşekkür ederim.
Kitabı okuduktan sonra, Peygamberimizin ( S.A.V) "İnsanın en hayırlısı, diğer insanlara faydalı olandır" sözünü bir kez daha hatırladım. Ülkemizin çeşitli sorunlarının altında yatak gerçekleri ortaya çıkarmaya çalışan " Soner Yalçın" ı, tebrik etmek bile kifayetsiz kalıyor.
Gıda güvenliği konusunun günümüzün belki de en önemli konularının başında yer alması gerekiyor. Fakat bu kitap konular hakkında çok yüzeysel bilgi ve gözlemlere dayandığı ve uzmanlık isteyen bir alan olduğu için, çok fazla yanlış anlaşılmalara neden olacak açıklamalar ve yorumlar içeriyor. Dolayısıyla yüzeysel ve konu hakkında fazla bilgisi bulunmayan, zaten algı ile yönlendirilmeye meyilli toplumu olumsuz etkileyecektir. Keşke biraz daha konu ile ilgili sahada bizzat çalışan kişilerden daha detaylı bilgi alınıp, bu yanlış yorumlar yapılmasaydı. Kitabın sonunda ne yiyeceğiz? Sorusunu sorun bakalım, bir şey bulacakmısınız?
Soner Bey'iyazılarından ve kitaplarından takip ederim.Sevdiğim, saygı duyduğum bir yazar. Cesurca kan emicilerini teşhir etmesini de taktir ediyorum.Başarılar dilerken,toplumuzun böyle namuslu yazarlara çok ihtiyacı olduğu kanaatimi belirtmek isterim.
İlk çıktığı zaman almıştım ama şimdi okumak kısmet oldu, Soner Yalçın araştırmacı bir yazar olduğunu adeta kanıtlayarak farkını ortaya koymuş. Kitap hakkında konuştuğum çok kimsenin eleştirisi ''her şeyi anlatıyor ama ne yapacağımızı söylemiyor'' şeklinde idi, kitabı okuyunca çok iyi anladım yazar nelere dikkat etmemiz gerektiğini ve yapmamamız gerekenleri söylemiş ondan sonrasına herkes kendi karar verecek...
Ayrıca, daha önce yazılmış olan Erhan Ünal'ın Toprak Biterken kitabı da okunmalı.
Her zaman ki gibi bir şaheser olacağıdan hiç şüphem yok. Sabırsızlıkla bekliyorum yeni kitabınızı. Selam olsun kafasını kuma gömmeyenlere...
Karatay ve rahmetli Ahmet Aydın hocadan beri okuma yaptığım bir alan olmasına rağmen kitabınızda pek çok yeni ayrıntı var.Özellikle siyasi yönden. Elinize, emeğinize sağlık.
Merhaba. Köşe yazılarını ve önceki kitaplarını hayranlık ve şaşkınlıkla okumaktaydım. Fakat bu kadar detay aklımı başımdan aldı. Ne kadar isterdim bu kitabı okumayan tek bir kişi kalmasın. Ankara'da yaşıyorum. Buradaki gıda kirliliğini anlatmaya kelimeler yetmez. Maalesef Türk halkı okumuyor arkadaşlar. Zaten 10 000 kişiye 1 kitap düşüyor. Oysa bu Japonya'da kişi başı 65 kitap. Okumayınca da öğrenemiyor, öğrenemeyince de işte bu çarkı bilerek veya bilmeyerek besleyip büyütüyor. Çevremde tanıdığım herkese bıkıp usanmadan gıda terörünü ve nasıl zehirlendiğimizi anlatmaya çalışıyorum. Kitabı ödünç vermeyi teklif ediyorum, kızımın sınıfındaki velilere bazı sayfaların resmini bile gönderiyorum. Şu ana kadar ilgilenen ve kitabı satın alan bir kişi kazanabildim. Çocukları kronik hastalıklara yakalanan annelere gıdanın önemli olduğunu söylüyorum bıkıp usanmadan. Aldığım cevaplar hep aynı; Ne yapalım, yapacak bir şey yok, hangi biriyle uğraşalım, benim zamanım mı var ki, zararlı ama ne yapalım seviyor çocuk/genç, ne yiyelim... Bu cevaplar normal mi? Sadece fakirler mi zehirleniyor? Marketler dolup taşıyor. Fakirler mi yapıyor bu alışverişleri? Bir bilinç tutulması değil de nedir? Bu konularla ilgilendiğim ve önemsediğim için adım "organikçiye" çıkmış vaziyette. İnce ince alaya alınıyorum arkadaşlar. Oysa Ekoloji ile yakından ilgileniyorum. Yazıktır bu güzelim topraklara, sulara, bitkilere, hayvanlara. İnsan eliyle yok oluşa gitmesi ne acı. Üstelik bir tür düşünün kendisini de yok ediyor bu sistemde. Doğaya, çocuklarına, torunlarına dahi acımıyor. Çocuklarımız yıllarca okula gidecekler fakat bu bilgilerin hiçbirini okuldan öğrenemeden mezun olacaklar. Niye okuyor bunca emekle, bu sistemde çocuklarımız? Ailelere çok iş düşüyor. Soner Bey kitabında "neler yapabiliriz" adı altında bir konuya yer verseydi keşke.
Dört gözle yeni kitabı ne zaman çıkacak diye bekliyordum... Sevgili Soner Yalçın, bizi uzun süre kitaplarınızdan mahrum bırakmayın.
Kitabı almayı veya okumayı düşünenler için tavsiyem hiç başlamayın. Zira kitap bir korku ve gerilim kitabından farksız. Nasıl diye kocaman bir soru işareti beyninize saplanıp kalıyor. Büyük bir araştırmanın ve emeğin ürünü. Teşekkürler Soner Bey, ellerinize ve yüreğinize sağlık. Umarım yetkililer de okur.
Soner Yalçın'ın tüm kitaplarını okumuş biri olarak; kitaplarında okuduğum hiçbir bilgi ve haber yalan çıkmadı. Bize her zaman yalnızca doğruları söyledi acı da olsa. Bu ülkenin senin gibi değerli insanlara her zamankinden çok daha fazla ihtiyacı var. Kırmızkedi yayınevine de sevgiler...
Uzun bir araştırma sonucunda yazıldığı apaçık belli.Gıda terörü ve geleceğimizin karanlık yüzü bütün çıplaklığıyla ortaya konulmuş. Canını seven herkes okumalı.